21 Haziran 2010 Pazartesi

ACILAR VE SEVİNÇLER

Hafta sonuna doğru kısa bir kaçamak Gölköy tatilinden döndükten sonra güzel bir hafta sonu geçirmek dileğinde iken, bir anda acılar ve sevinçler birbirine karıştı.

11 ACI KOR

Yine ocaklarımıza ateş düştü. Hainler hainliklerine devam ediyor hala. Bu toprakları kendine vatan bilen ulusumuza yeni acılar gösteriyorlar. Vatan savunmasında emperyalizmin desteğindeki hain çetelerin yeni saldırıları peşpeşe geliyor. Kaybedilen evlatlar yine kara budundan, her zaman olduğu gibi. Çürük evlatların büyükleri her zamanki nutuklarını atıyorlar. Ceplerde yazılı duran klasik cümleler içeren artık okunmaktan buruşmuş kağıtlar yine cepten çıkıyor. Acılar düştüğü yeri yakmaya devam ediyor. Birilerinin kalkıp;
“Yetti gayrık”
demesi gerekiyor. Ama zaman geçiyor, geçmeye devam ediyor, evlatlar düşüyor, düşmeye devam ediyor. “Acıyı bal eylemeye” devam ediyoruz. Gün gelecek, devran dönecek yine geçmişteki otuz senede olduğu gibi bu acıları da unutacağız. Sadece acı düşen ocaklar acıyı yaşamaya devam edecekler. Nutuklar atılmaya devam edecek, şehit mezarları da çoğalmaya devam edecek.

JOSE SARAMAGO’YU YİTİRDİK.

Hafta sonuna sıkışan, kimilerince gözden kaçırılan bir başka acı haber de yine hafta sonunu içimizi acıttı.
87 yıllık çınar, topraksız köylünün, işçinin yiğit sesi, kilisenin başbelası yitti. “İncildeki ikinci İsa” ve “Kabil” ile din baronlarına, Vatikan din emperyallerine karşı acımazsız savaşını son nefesine kadar sürdüren bir yiğit savaşçı artık romanlarıyla içimizi ısıtmayı, heyecanlarımız beslemeyi sürdürecek…
KOMUTANLAR SERBEST
Çetin Doğan ve Engin Alan’ın aralarında olduğu 14 komutan “Balyoz” çökertme planı çerçevesinde yapılan sindirme operasyonuna yiğitçe direnerek verdikleri mücadeleden başarıyla çıkarak tahliye oldular. Çetin Doğan’ın “asıl mücadele şimdi başlıyor” sözüyle kararlılıklarını umutlarımızla birleştirdi.

İlhan Cihaner’de özgür. Cumhuriyet’e, devrimlere, laikliğe, çağdaş yaşama karşı başlatılan yoğun saldırı ile 4 ay kadar özgürlüğünden yoksun bırakılarak her türlü hukuksuzlukla yıpratılmaya çalışıldı. Ancak Türkiye’de hala hukukçuların var olduğu kanıtlandı, özgürlüğüne kavuştu.

60 saatin öyküsü… İnsanız ve yaşamaya, görmeye, dayanmaya devam ediyoruz.

4 yorum:

  1. Hayat acısıyla tatlısıyla akıp gidiyor ama şu bir gerçek ki, derin izler bırakacak bir çağın tam orta yerindeyiz!

    Dileyim, güzel ve aydınlık yarınların olmasıdır!Ve şimdi her zamankinden daha çok birlik ve beraberlik zamanıdır!

    Esenlikler dilerim...

    YanıtlaSil
  2. Sevgili Esmir,
    Ne yazık ki geleceğe güvenli ve endişesiz bakamıyoruz. Etrafımızda o kadar olumsuz giden şey var ki, umutsuzluk ve yılgınlığın yayılmasından ve topluma sinmesinden endişe ediyorum. Sevgiyle kalın.

    YanıtlaSil
  3. Bu ızdıraplar,üzüntüler bitecek mi acaba? Biz görecek miyiz? Artık terör şehirlere sıçradı. Tanrı ya yakarmaktan başka bir seçeneğimiz kalmadı galiba.

    YanıtlaSil
  4. Değerli Burhan hocam,
    Çok zor günlerden geçiyoruz. tv'de her an başka bir acıyı duymak korkusuyla yaşıyoruz. aymazların artık ayması dileğiyle...

    YanıtlaSil