KİTABIN ADI
|
Kara
Atena – Eski Yunan Uydurmacası Nasıl İmal Edildi 1785-1985
(Black
Athena – The Afrosiatic roots of classical civilizationn, Volume I, The
Fabrication of ancient Greece 1785-1985)
|
KİTABIN YAZARI
|
Martin Bernal
|
KİTABIN ÇEVİRMENİ
|
Özcan Buze
|
KİTABIN YAYINEVİ
|
Kaynak Yayınları
|
KİTABIN BASKI YILI
|
2016
|
KİTABIN BASKI SAYISI
|
4. Baskı
|
KİTABIN SAYFA SAYISI
|
551 syf
|
KİTABIN DİZGİ/BASKI
KALİTESİ
|
10/10
|
KİTABIN YAZIM-DİL
KALİTESİ
|
10/10
|
KİTABIN
EDEBİ/SANATSAL/TARİHSEL DEĞERİ
|
10/10
|
Dilimizde yayınlanmış, çok önemli
arkeoloji tarihi kitaplarından birisi. Bernal, çok önemli bir savın izini
sürüyor ve dayanağının tüm kanıtlarının eski kaynaklarını bir bir sayıyor.
Okul dönemlerimizde bize öğretilen
önemli tarih konularından birisinin Eski yunan uygarlığının İÖ 600
dolaylarından itibaren Avrupa’da ışımaya başladığı, bu uygarlığı yaratan
göçlerin kuzeyden gelen Aka, Miken ve İon kavimlerinden teşekkül ettiği ve bu
kavimlerin
Avrupa toplumlarının soy kökenlerini teşkil ettiği ve Yunan uygarlığının giderek Avrupa uygarlığının kaynağı olduğudur.
Bernal, dünya arkeoloji
literatüründe son iki yüz senedir egemen olan bu hipotezlerin tümüyle uydurma
olduğu adı geçen kavimlerin Yunan yarımadasına gelmelerinden çok önce İÖ 1000
ler öncesi ve civarında Mısır’dan kaçan (kovulan) Hiksos kavimleri ile
Fenikelilerin önce ticari ilişkiler ve sonra da ada (özellikle Girit) ve
anakarada çok sayıda koloni kurarak yerleştiklerini, dillerini, tanrılarını
ve alfabelerini getirdiklerini ve eski Yunan uygarlığının temel yaratıcıları
olduklarını belgeleriyle ortaya koyuyor.
Yazar, Eski Yunan bilgin ve
tarihçilerinin (başta Heredotos olmak üzere) uygarlıklarının kaynağını Eski
mısır olarak bildiklerini ve kabul ettiklerini, eğitim için sık sık Mısır’a
seyahat ettiklerini bu olgunun 17. Yüzyıla değin Avrupa’da tartışmasız kabul
edilmesine rağmen son iki yüz yıldır, gerçekleri saptıran ve Eski Yunan
uygarlığının kaynağını gizleyen yayınların ırksal kaygılar güttüğünü ortaya
çıkarıyor.
Üç kitap halinde yayınlayacağını
söyleyen yazarın bu ilk kitabının devam eserlerinin dilimize kazandırılması
bilgilerimize önemli katkı sağlayacak.
|
Doğum: 1937, Londra, Birleşik Krallık
Ölüm: 9 Haziran
2013, Cambridge, Birleşik Krallık
Ebeveynleri: Margaret Gardiner
Kitaplar: Kara Athena, Cadmean letters, Geography of a Life, Chinese socialism to 1907
Eğitim: King's College, Cambridge, Harvard Üniversitesi, Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley
Bernal'e göre Yunan medeniyetinin menşeinin iki esas kuramı
vardır: "Arî model"
ve "antik model". Arî model, daha sonra "zayıf" ve
"kuvvetli" diye ayırdığı, Yunanların ilk yerleşimlerinin kuzey
doğuda (yani merkezi Avrupa'da) olduğudur. "Kuvvetli kuram"
Yunanistan'ın bulunduğu bölgeyi Arî'lerin gelmesinden önce meskûn olmamış
kabul eder. "Zayıf kuram" ise bu bölgenin Arî'lerin gelmesinden
önce yerlilerine ait olduğunu kabul eder.
Bernal kanıtları eksik olan sömürgeleştirme temelli Arî kuramı
reddeder. Socrates, Plato and Aristo gibi
dönemin Yunan tarihçilerinin Finike medeniyetinin
Yunanistanı kolonileştirdiğine inanamalarını ispatlamalarına değinir. Bunu
temel alarak, Yunanistan'ın kuzeyli istilacıların karışımı (Akalar, Danoalar, Argoslar vb.) ile bir Finike kolonisi
tarafından kolonileştirildiğini açıkladığı bir yeni kuramı ortaya koyar.
Bernal, Antik Mısır ve Kuzey Afrika'nın tarihini açıklamak için
kitabında okuyucuya, önde gelen Avrupalı liderlerin Mısır ve Kuzey Afrika hususunda ilgi ve hayranlık içeren
ifadelerinin birçok örneklerini gösterir. 18nci ve 19ncu yüzyıl Avrupalı ırkçıları için,
kendi medeniyetlerinin kökenlerinin Afrika'lıların ve Sami'lerin
kolonileştirdiği Mora'lı barbarlar olması, tahammül edilebilir değildi. Bu
yüzden arkeolojik ve dilbilimsel bütün kanıtları bir tarafa bırakıp kendi
tarih tezlerini yazdılar. Barthold
Georg Niebuhr ve Karl
Ottfried Müller gibi
19ncu yüzyıl tarihçileri bilimsel disiplin ve kanıtları da bir tarafa
bırakarak Arî modeli kurdular. Buna tarihi teze göre, Kuzeyden Mora'ya
gelen saf Hint-Avrupa ırkından Dorlar ve Helenler buradaki vahşileri medenileştirip
Avrupa medeniyetinin temellerini atmışlardı. Anadolu, Sümer, Finike ve Mısır
medeniyetleri inkâr ediliyordu. Arî modeli savunanlara göre Yunan
medeniyetinden önce kayda değer bir medeniyet yoktu; varsa bile bunlar Yunan
kültürünün alt kültürleri veya barbarlardı.
Klasik Yunanca'nın yakınında konuşulan, Anadolu
Dillerinin etkisiyle proto-Yunan dilinden çıktığının birçok kişi tarafından
kabul görmesine ve kültürün karşılaştırılabilir öğelerin kaynaşması olarak
geliştiğinin kabul edilmesine karşın Bernal, yakın doğu kültürlerinin
Afrikalı öğelerinin altını çizer. Kitap, klasik batı merkezcil görüşe karşıt
imajı nedeniyle Afro-Amerikan veya Afrikamerkezli hareketlere muazzam tesir
etti.
Bernal, Yunan dilinin, Hint-Avrupa dilinin, kültürel olarak
tesiri altında kaldığı Mısır dili ve Sami dilleri ile temasından tekamül
ettiğini faraziyesini ortaya koydu. Bazı Hint-Avrupa etimolojilerinde şu sıralarda kabul edilen bazı
kelimeler de dahil, Yunanca kelimelerin birçok Mısır ve Sami kökenli
örneklerine değindi. Bernal, M.Ö. 750 yılından önce onaylanmamış M.Ö. 1800 ve
M.Ö. 1400 yıllarına ait Yunan Alfabesine ve M.Ö. 10 yüzyıl şairi Hesiod'a yer verdi.
Kara Athena, akademik toplumda öfkeli
bir münakaşayı ateşledi. Çoğu eleştirmenler, Yunan medeniyetinin menşeinin
19ncu yüzyıl ırkçılığı tarafından lekelenmiş olduğunu ifade eden Bernal'in
çalışmasını kabul ederken, birçoğu Bernal'i hipotezinin spekülatif tabiatta
olması ve uzmanlık alanının çok dışında çalışma yapmış olması nedeniyle
şiddetle eleştirdi.
Sonradan gelen bazı yazarlar, Bernal'in kültür, etnisite ve
ırk hususlarında kafa karışıklığında olduğu, dilbilimsel olarak yetersiz ve
sistematiklikten uzak olararak etimolojiyi ele aldığı hususlarında ağır bir
şekilde eleştiride bulundular. Bernal yeri geldikçe, akademik camiayı, 19ncu
yüzyıldan beri Afrika ve Sami uygarlığının önemini sürekli ve kasıtlı olarak
kararmakla itham etti.
Diğer taraftan İtalyan filolojist Giovanni
Semerano'nun kuramlarında ise Bernal'in tezlerinin desteklendiği
görülmektedir (KAYNAK VİKİPEDİ)
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder