10 Ocak 2012 Salı

GEREDE AKTAŞ KAR YÜRÜYÜŞÜ

Hafta sonu için yürüyüş programında Gerede’de “kar yürüyüşü” programını görünce, geçen seneden keyfini yaşadığımız “Tatlar Kar Yürüyüşü” aklımıza gelince hafta sonunu yine dağda değerlendirmek farz olmuştu.

8-9 aydır değişik sebeplerden yürümeyen Fuat hocanın ikna olması uzun sürmedi. Ama yürüyüş için aradığımızda “araçta yer yok” denilince, “eyvah program bozuluyor” derken, bazı kayıtların iptal olması imdadımıza yetişince geçtiğimiz Pazar günü yürüyüş için engelimiz kalmadı.

Çantamız geceden hazırdı. Ama sabah eklenecek yiyecek malzemesi ve sıcak su termosu hazırlanması sabahın yapılacak işleri arasında idi. Aracı bekleme noktasına geldiğimizde Ankara’da hafiften başlayan yağmur, geçen yürüyüşün sulu ortamını hatırlattı. Yürüyüş arkadaşımız Burak’ın yanı sıra, uzun süredir ayrı düştüğümüz Niyazi ve Tatlar Yürüyüşünden Zafer’in katılmış olması, kar sevenleri bir araya getirmişti.

Kızılcahamam’da verdiğimiz mola çıkışına kadar devam eden yağmur, Gerede sırtlarında yerini kar yağışına bırakmıştı. E5 kenarında başlangıç noktasında saat 10.30 civarında başlayan yürüyüşümüz 16 katılımcı ve 2 rehberimizle, sakin bir tırmanışla bir süre devam etti.

Programa göre 1280 metrelerden 1580 metreye kadar çıkıp döneceğimizden, sabah kısmında tırmanışı bitirmek önemliydi. Yol yükseldikçe karın yerdeki kalınlığı artmaya devam etti.

İnce ince yağan kar su ve dinlenme molalarımızı nispeten kısa ve ayakta geçirmemize yol açtı. Zaman zaman orman içinde zaman zaman da orman yollarında tırmanışlarla yükselmeye devam ettik. Öğle saatlerinde “Gavur Evi” tepesinde yürüyüşümüzün zirvesini yaptık. Esinti fazla olduğundan bir miktar iniş yaparak kış sebebiyle terk edilmiş bir evler kümesine ulaştık. Bir evin avlusunda öğle yemeği molası verdik. 40-45 dakikalık dinlenme ve sıcak çaylar oldukça zindeleştirdiğinden 14’e doğru yürüyüşümüzün ikinci kısmı başladı. Yağan karın durması panço ve yağmurlukları kullanmaktan kurtardığından yürüyüşümüz daha rahat oldu.

Doğanın sessiz ve dingin ortamında hiçbir şey düşünmeden sadece dikkati yola vererek yapılan yürüyüşümüz keyif ve huzur doluydu. Saat 17’ye doğru bitirdiğimiz,  yaklaşık 11 kilometre civarında tutan yürüyüşümüz ortamına göre oldukça iyi ve başarılıydı.




Çay ve çorba molamızdan sonra 19 civarında ulaştığımız Ankara’da elbet kardan eser yoktu. Günümüzü, ortam dışında tamamen farklı bir doğada geçirmek ve üzerimizdeki tatlı yorgunlukla, zinde bir şekilde haftaya başlamak ise tercimizin ne kadar doğru olduğunu ortaya koyuyordu.

3 yorum:

  1. Kar fotolarına bakmak bile bizi mutlu etti.

    YanıtlaSil
  2. Sevgili Kardeşim,
    Bir de yürüseniz...

    YanıtlaSil
  3. oldukça güzel ve biraz yorucu bir gündü.....

    YanıtlaSil