Yaz başından beri ara verdiğimiz doğa yürüyüşlerine başlamak için uygun bir anı kolladıktan sonra geçtiğimiz hafta sonu yeni sezon yürüyüşlerimize başladık.
Bu kez rotamız farklı bir yönde. Ankara’nın Beypazarı ilçesinin Karaşar Köyü.
Ankara’ya yaklaşık 120 klm civarından uzaklığa sahip olan köye ulaşmak için aracımız Kızılay’dan 08.00’de hareket ettikten sonra Ayaş ilçesinde kısa bir mola verdik.
Bu kez grubumuz mevsim nedeniyle oldukça kalabalık. 2 rehberimizle birlikte 25 kişiyiz. Grubumuzda farklı milliyetten 4 de yabancı yürüyüşçü olunca hayli uluslar arası bir grup olduk.
Saat 11.00 dolaylarında Karaşar Köyünün 5-6 kilometre ötesindeki yayladan başlayan yürüyüşümüz ileride Karagöl denilen yerde site evlerinde sona erecek.
Grup kalabalık olunca ilk metrelerde grubun arası hayli açıldı. Bunun üzerine daha sert bir rotadan gitmek üzere 19 kişi ayrıldık. Geride kalanlar daha yumuşak bir güzergahta devam edecekler.
Hızlı grup olarak oldukça dik bir dağ yamacından tırmanışa geçtik. Orman içi yolları çok az kullanarak yükselmeye devam ettik. Grup hızlı yürüyüşe yatkın olduğundan su molalarımız oldukça kısa ve ayaküstü oldu.
Doğa kış mevsimine girerken henüz canlılığını koruyor görünüyor. Mıntıka oldukça susuz olmasına rağmen yeşillik henüz çok canlı. Bulunduğumuz bölge, Batı Karadeniz ormanlarının on uç noktası. Daha sonra İç Anadolu’nun kıraç stepleri başlıyor.
Bölgede orman yaşama hayli canlı Gökte Şahin, Akbaba gibi kuşlar uçuşmakta. Zaman zaman orman içinde geyiklerin açtıkları yataklardan geçtik. Bir an kokularını duysakta kendilerini göremedik. Rehberimiz uzaktan geyik ve domuz böğürtüleri geldiğini söyledi.
Saat 13 sularında mola verdiğimizde yaklaşık 15 dakika sonra diğer grup bize yetişti. Yarım saati biraz aşan yemek ve dinlenme sonrası yine sert tırmanışlar ve inişlerle yürüyüşümüze devam ettik.
Saat 16 sıralarında son zirveye çıkmadan hemen 20 metre kadar aşağıdan yan geçişle arkadaki tepeye ulaştık. Yamacı indiğimizde rotamızın hedefi Karagöl’e ulaşmıştık.
Saat 17’de aracımızın bizi beklediği site evlerinde ortak kullanımda olan evde yarım saate yakın verdiğimiz çay molası bizi kendimize getirdi.
Beypazarı’nın içini gezmek için hayli geç olduğundan dönüş yolumuzda, köylülerden yol kenarında bolca Ayaş domatesi alışverişi yapıp saat 20.00 sularında Ankara’ya ulaştık.
Doğayla kucak kucağa geçen ve oldukça yorucu bir yürüyüşün ardından yeni gezi planları yaparak, zihnen dinlenmiş şekilde bir haftaya başlıyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder