5 Haziran 2015 Cuma

RAKOCZİ MÜZESİ

Tekirdağ’da, Barbaros Caddesi üzerinde eski bir Türk evi olan bina 1676-1735 yılları arasında yaşayıp, son yıllarını Tekirdağ'da geçiren Erdel Prensi ve Macar Halk Kurtuluş Kahramanı II. Rakoczi Ferenc'in anılarına ithafen Macar Hükümetince müze olarak düzenlenmiş.
Sahil yolunun hemen üzerinde yokuşta bulunan ve “Macar sokağı” olarak adlandırılan eve, ahşap bir tak altından giriliyor.
Tarihsel kayıtlara göre, II. Ferenc Rákóczi (Borsi, 27 Mart 1676 – 8 Nisan 1735, Tekirdağ) Macar bağımsızlık hareketinin önderidir. 1704-1711 yılları arasında Erdel prensi olarak görev yapmıştır.
Ferenc Rákóczi, Erdel'in soylu Macar ailelerinden birine mensuptu, babası I. Ferenc Rákóczi 1652-1659 arasında Erdel prensi olarak görev yapmıştı.
Rákóczi, 1700 yılında Habsburg Hanedanı'na karşı yapılacak olası bir Macar bağımsızlık savaşı için Fransa'nın desteğini aldı. Bununla birlikte, Avusturya istihbarat servisinin bu konudan haberdar olması sonucunda tutuklandı ve hapsedildi. Ölüm cezasına çarptırılacağı kesinleşince hapisten kaçtı ve Polonya'ya iltica etti. 1703 yılında Avusturya ordusunun büyük bir kısmının İspanya Veraset Savaşları nedeniyle Macaristan'dan çekilmesi sonucunda bir Macar bağımsızlık savaşı olanağı doğdu. Ferenc Rákóczi, Polonya ve Fransa desteğiyle Macaristan'a geri döndü. 1703 yılında başlayan bağımsızlık savaşını takiben Rákóczi II. Ferenc Rákóczi' adıyla Erdel prensi ünvanını aldı. 1705'te ise Széchény şehrinde toplanan asiller meclisi tarafından Macaristan prensi ilan edildi. 1708 Trenčín Savaşı'nda Macar bağımsızlıkçıların Avusturya kuvvetleri karşısında yenilmesi, bağımsızlık yanlılarının imparatorla bir anlaşmaya varma çabasına girmesine neden oldu. Bu çerçevede 1711 yılında barış görüşmeleri başladı, ancak Rákóczi güvenlik önlemi olarak Macaristan'ı terk ederek Polonya'ya hareket etti. Rákóczi'nin yokluğunda isyancılar ve Avusturya temsilcileri arasında Szatmár barışı imzalandı (1711) ve Rákóczi önderliğinde başlatılan bağımsızlık savaşı sona erdi. Bu yıldan itibaren Rákóczi'nin sürgün yılları başladı.
1711-1717 yılları arasında sırasıyla Polonya, İngiltere ve Fransa'da yaşadı. 1715'te ise Osmanlı Devleti'nin davetini kabul ederek Osmanlı topraklarına yerleşti. 1718'de Osmanlı Devleti ve Avusturya arasında imzalanan Pasarofça Antlaşması'yla Osmanlı İmparatorluğu'na iltica eden Macar mültecilerinin güvenliği güvence altına alındı. Rákóczi yandaşları ile birlikte Tekirdağ'a yerleştirildi. 1735 yılında Tekirdağ'da öldü. Naaşı İstanbul'daki Saint Benoit lisesi şapeline yerleştirildi. Macar hükümetinin kararıyla naaşı 1906 yılında Macaristan'a nakledildi ve Kassa (günümüzde Slovakya sınırları içindeki Košice) şehrindeki katedrale yerleştirildi.
Tekirdağ’da aslında 24 evde oturduğu söylenen Rakoczi için, içinde 15 yıl yaşadığı bu ev, Macaristan Devleti tarafından satın alındıktan sonra düzenlemesi yapılarak 25 Eylül 1982 tarihinde ziyarete açılmış. 


  (Aslında zamanında evler birleştirilerek bir konak görünümü almışsa da bugün müze olan kısım konağın yemekhanesi imiş. Macaristan müze düşüncesini daha 19. Yüzyıl başlarında düşünmüşse de 1. Ve 2. Dünya Savaşları projeyi ertelemiş. 1931-32 yıllarında bir Macar mimar tarafından evde restorasyon çalışmaları yapılmış. Bu tarihte ev yapılan anlaşma ile Macaristan Kültür Bakanlığı’na hibe edilmiş.)
Sergilenen eserler arasında Türk-Macar ilişkilerine ve iki ulusun halk sanatlarındaki beraberliklerini simgeleyen eserler ile Rakoczi'nin şahsı ve ailesine ait eşyalar yer alıyor.
 

 (Eserlerin birkaç tanesi dışında tümünün kopya olduğu ve orijinallerinin Macaristan’da bulunduğu ifade ediliyor.)

 Giriş ücreti 3 TL, müze görevlisinin çok sempatik olmadığını söyleyebilirim.



2 yorum:

  1. RAKOCZİ MÜZESİ'ni notlarımın arasına aldım..Ve Tekirdağ'a gittiğimde mutlaka gidip görmek istiyorum. Bilgilendirici post.larınızdan o kadar çok şey öğreniyoruz ki..Çok teşekkür ederim Mehmet Bey..
    Güzel bir haftasonu dilerim.. Esenlikle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Karşılıklı dersek daha doğru olur. Ben de bloğunuzdan çok şey öğrendim ve öğrenmeye devam ediyorum.
      Sevgi ve en derin saygılarımla.

      Sil