18 Haziran 2015 Perşembe

MAYIS AYINDA BU KİTABI OKUDUM - 4

 

KİTABIN ADI
Yirmibirinci Yüzyılda Kapital (Le Capital Au xxı. Siecle)
KİTABIN YAZARI

Thomas Piketty

KİTABIN ÇEVİRMENİ
Hande Koçak
KİTABIN YAYINEVİ
T. İş Bankası Kültür Yayınları
KİTABIN BASKI YILI
2014
KİTABIN BASKI SAYISI
1. Baskı
KİTABIN SAYFA SAYISI
632 syf
KİTABIN DİZGİ/BASKI KALİTESİ
10/10
KİTABIN YAZIM-DİL KALİTESİ
10/10 
KİTABIN EDEBİ/SANATSAL/TARİHSEL DEĞERİ
10/10 


Mali kitapları okumayı oldum olası sevmem. Sürekli grafikler ve formüllerle yapılan izahları anlamakta zorluk çekerim.
İlk bakışta Karl Marks’ın ünlü kitabının adını anıştıran bu kitabı hacmi dolayısı ile de benzettim. Kapitalizm üzerine bir tez olmasından çekinmekle birlikte okumayı seçtim. Ancak oldukça farklı bilgiler bulunduğunu gördüm. Kitap kapitali (sermaye anlamında) ele almakla birlikte sınıfsal mücadele gözüyle bakmayıp, özellikle Fransa başta olmak üzere İngiltere, ABD ve Almanya vergi ve mali kayıtları temelinde kapitalin bugünkü durumunu özetliyor ve yüzyıl sonuna kadar olan gelişimi üzerine tahminlerde bulunuyor.
Kitapta pek çok ana başlık var ise de benim özellikle dikkatimi çekenler “Gelir-Üretim”, “Sermaye”, “Sermaye yatırım oranı” Eşitsizlik”, “Mülkiyet ve sermaye eşitsizliği” “Sermayenin vergilendirilmesi”
Yaklaşık 200 yıllık mali veriler ışığında yapılan değerlendirmeler, özellikle mali konular, mülkiyet gibi hususlara ilginiz var ise çok yeni bilgiler alabileceğiniz kanımca oldukça değerli bir kitap.


Thomas Piketty (French: [tɔˈma pikɛˈti]; born on 7 May 1971) is a French economist who works on wealth and income inequality. He is professor (directeur d'études) at the École des hautes études en sciences sociales(EHESS), professor at the Paris School of Economics and Centennial professor at the London School of Economics.
He is the author of the best-selling book Capital in the Twenty-First Century(2013), which emphasises the themes of his work on wealth concentrations and distribution over the past 250 years. The book argues that the rate of capital return in developed countries is persistently greater than the rate of economic growth, and that this will cause wealth inequalityto increase in the future. He considers that to be a problem, and to address it, he proposes redistribution through a progressive global tax on wealth



2 yorum:

  1. Tanıtımınız bana, her ülkenin sermayesi vardır. Ancak kimi ülkeler bu sermayeyi kullanır, kimi ülkeler ise varlık içinde yokluk çeker tespitini (Hernando De soto) hatırlattı. Dolayısıyla sömürülen ve ezilen ülkeler.. Ve de bizim halimiz.. Hani sermaye, mülkiyet ve eşitsizlik.. İşte hepsi bu "tespit"in özeti değil midir? Saygılarımla Mehmet Bey.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Daha önceleri zenginliği elinde bulunduran sınıflar dünyayı yönetirken yaklaşık 400-500 senedir dünyayı sermaye yönetmektedir. Kendi sınıfının da çok azınlığı olan birkaç büyük aile hem devletlere ve hem de tüm dünyaya sermayeleri ile egemen durumdadır. Bizim gibi ülkeler ise dediğiniz gibi ezilen ve elindeki sermayeyi de kaptıran ve gerçekten ezilenler konumunda ne yazık ki.
      Sevgi ve en derin saygılarımla.

      Sil