Üsküp şehir gezimizin 2. Bölümünde Vardar nehrinin öte yakasına geçeceğiz. Şehir içinde Vardar nehri üzerinde çok sayıda köprü var. Bazısı araçların geçişine uygun. Eski taş köprü ise tam Makedonya meydanından karşıya geçen köprü araç trafiğine kapalı. Taşköprü, Fatih Sultan Mehmet himayesinde 1451-1469 yılları arasında yaptırılmış.
Köprü, 12 kemerli, 214 metre uzunluğunda ve 6 metre genişliğinde. Kimi kaynaklar Mimar Sinan’ın eseri olduğunu söylemekte.
Vardar’ın bu geçtiğimiz kıyısında çok sayıda resmi kurumun bina inşaatları aynı anda devam etmekte. Arkeoloji Müzesi ve Parlamento binası da yapım aşamasında. Ayrıca yeni bir köprü inşa edilmekte ve üzeri sayısız heykelle bezeli olacak. Birkaç seneye kadar tamamlanması muhtemel bu binalarla Üsküp çok farklı bir güzelliğe kavuşacak.
Taşköprüden geçtikten sonra, eski çarşıya gelmeden hemen sağda Davut Paşa Hamamı bulunmakta. Halen içi sanat müzesi olan bu yapıyı ayrı bir yazı konusu yapacağız.
Eski çarşı küçük sokak ve binalardan oluşan pek çok Türk esnafın bulunduğu ilginç, bize aşina, batılıya otantik gelen bir yüze sahip. Çok çeşitli eşyaların satıldığı, canlı bir çarşı. Çarşının değişik yerlerinde, Kapan Han, Murat Paşa Camii, Çifte Hamam, Kapalı Çarşı, Holy Saviour Kilisesi, Kurşunlu Han, Çocuk Tiyatrosu, Mustafa Paşa Camii hoş sürprizler olarak karşınıza çıkıyor.
Çarşının değişik sokaklarında tırmanarak kaleye çıkabiliyorsunuz. Tepede çok geniş bir alana yayılmış kale gittiğimizde sürekli olarak ziyaretçiye kapalı idi. Ancak muhtemel bir açık anında tüm Üsküp’ü yukardan seyretmenin zevki başka olsa gerek.
Çarşıyı gezerken acıkacağınız muhakkak. Özellikle tavsiye edeceğim iki mekana uğrarsanız tadınız damağınızda kalacak. İlki “Destan” köftecisi. Mükemmel köftenin yanında peynir rendeli salata ve soğan ve kızartılmış biberin ikram edildiği menü kişi başı 8-9 TL
Ya da Kapan Hanın hemen girişinde çınaraltında 4 kişi, ortaya yaptıracağınız bir et tabağında, köfte, içi peynirli köfte, et şiş, tavuk şiş, et ızgara ve tavuk ızgaradan oluşan bir lezzeti içeceklerinizle birlikte 60 TL’ye yiyebileceksiniz.
Akşamla birlikte eski çarşı yavaş yavaş kapanırken, yemeğin üzerine güzel bir dondurma yemek ya da bir kafeye oturup bir şeyler içerek akşam gezmesine çıkmış insanları seyretmek için Makendonya meydanı yine sizi bekliyor. Gecenin geç saatleri için elbette farklı mekan ve sürprizleri de göz ardı etmeyin!
Geçmişteki biz ve bizim olanların izini sürmek ne mutluluk değil mi Mehmet bey.Kapalı kapı ;kaldırım ve yol yükseldikçe tabanı görülemeyen kapı ne çok bizim!Hiç yurt dışına çıkmadım;yurdumun her bölümünü gezmeden de çıkmaya niyetim yok.Ama gezenlere hayranım sizde olduğu gibi,bilgime bilgi katıyorsunuz.Teşekkürler,selamlar.
YanıtlaSilArzu hanım,
SilÖnceki bazı yazılarımda da değindiğim gibi yurt dışında beni daha çok önceki Türk izleri yaşayan ülkeler cezbediyor. Gittiğinizde kendinizden bir şeyler bulmak (eserler yanında insan da elbette) gerçekten çok etkileyici. Sevgiler, saygılar.
(Küçük bir not: "ülkemi gezmeden dışarıyı düşünmüyorum" çok söyleniyor. Ama unutmayın hayat çok kısa. Her zaman insan yapamadıklarına üzülmekten çok yaptıklarına sevinmeli)