9 Kasım 2010 Salı

ADRESE TESLİM DÖRT YAŞAMSAL SORU





Birinci soru: “Değişim isteyen, özgürlük isteyen, demokrasinin dinamiğini oluşturan muhafazakârlarımız, neden liberal, demokrat ve özgürlükçü bir kültürel ortam yaratamıyorlar?”

İkinci soru: “Liberal, demokrat ve özgürlükçü kültürel ortam, nasıl oluyor da laikliği önceleyenlerin çoğunlukta olduğu bölgelerde yaşam alanı bulabiliyor? Değişim karşıtı/demokrasi düşmanı diye suçlanan laikler, nasıl oluyor da daha özgürlükçü, daha liberal, daha demokrat bir kültürel ortam yaratabiliyorlar?”

Üçüncü soru: “Bir Parti sürekli olarak dinsel özgürlükleri ön plana çıkarıyorsa, türban sorununa, gayrı Müslimlerin inanç sorunlarına odaklanıyorsa, buna mukabil emekçiyi küçümsüyor, solcuyu hırpalıyor, farklı seslere tahammülsüzlük gösteriyorsa, o Parti’nin özgürlük anlayışında bir sorun yok mu?”

Dördüncü soru: “Kadını özgürleştirmek” ya da “kadının türbanıyla toplumsal yaşama dâhil olması” adına türban özgürlüğünü savunmak iyi hoş da, neden yükselen Anadolu kentlerinde, türbanlı da olsa kadınlar bir türlü “görünür olamıyorlar?”


 Gördüğüm kadarı ile, sorular, yukarıda adları geçen, “aydın”lıkları kendilerinden menkul yazarlara, kafalarına balyoz vurulmuş gibi acıtıcı gelmiştir sanıyorum.


Adı geçenlerin bu sorulara doyurucu ve içten cevaplar verdiklerini sanmıyorum. Zaten kendilerinin böyle tasalarının olduğunu da düşünmüyorum.

Yaşadığımız günlerin ciğerini okuyan soruları soran Ahmet Hakan’ın bu soruları hazırlayabilmiş olmasını ve sormasını alkışlıyorum.

Özgürlük havarisi iktidar sahiplerinin sesi soluğu çıkmayan muhalefet ile kısır ağız münakaşalarına gireceğine, mertçe bu sorulara cevap araması gerekmez mi?

Sevgili okur!


İşte size mini bir anket,


Cevaplarınızı bekliyorum. Özellikle, bloglar arasında gezen, sorumsuz yorumlar bırakıp kaçan “adsız”lar, size sesleniyorum. Bu sorulara cevap verirmisiniz?

4 yorum:

  1. Evet.NEDEN ? Ben de yanıt almak istiyorum.Yüzyüze görüşüp ,sormak istiyorum.. mevcut hükümetten almak istiyorum bu yanıtları.

    YanıtlaSil
  2. Sevgili Ebruli,
    Gerçekte bu sorular hiçbir zaman cevaplayamayacakları denli zor ve fakat cevabı o kadar apaçık sorular. Cevaplarını merakla bekleyeceğiz. Sevgiyle kalın.

    YanıtlaSil
  3. 1. soru> 'Muhafazakarlar': Sosyolojik anlamda AKP muhafazakar mı allahaşkına? Ve de özgürlük isteyecekler, değişim isteyecekler? Komik... İsteseler isteseler sayılan her şeyi kendileri, kendi dinsel grupları için isterler. Kaldı ki "özgürlüğü" tanımlatsanız onlara diyecekleri: "Bol bol cami yaptırma özgürlüğü, namaz kılmayanları cezalandıma özgürlüğü, oruç tutmayanları dövme özgürlüğü, suç uydurma, uydurulan suça uygun delil yaratma özgürlüğü, kendileri gibi düşünmeyenleri içeri tıkma özgürlüğü... işte anladıkları özgürlük. Liberal ortam ekonomi anlamında ise onu da yarattılar ya işte. Deniz Feneri, Kombassan, Gemicik, Mısır ithalatı...Sadaka kültürü, Fakiri daha fakir, zengini daha zengin edecek talan ekonomisi... Daha n'ossun. Ahmet Hakan yanılıyor. Liberal demokrat ve 'özgütlüksüz' bir ortamı yarattılar zaten...

    2. soru> Değişim karşıtı/demokrasi düşmanı...laikler ha...Hani bir söz vardır, bana onu hatırlattı: "İneğimin alnı sakar, lakabını bana takar." Dini referans alan hiç bir sosyolojik grup özgür ve özgürlükçü olamaz.

    3. soru> "Bir Parti sürekli olarak dinsel özgürlükleri ön plana çıkarıyorsa, türban sorununa, gayrı Müslimlerin inanç sorunlarına odaklanıyorsa, buna mukabil emekçiyi küçümsüyor, solcuyu hırpalıyor, farklı seslere tahammülsüzlük gösteriyorsa, o Parti’nin özgürlük anlayışında bir sorun yok mu?” Elbetteki o Parti’nin özgürlük anlayışında bir sorun vardır. Ve bu sorun temel sorundur.

    4. soru> Hiç bir dinci sosyolojik grup kadını eşit vatandaş olarak göremez. Bay Recep'in ağzından bunu duyduk zaten. Türbanı başına bağlayan kadın, bunu inandığı için yapıyor ise zaten inancının gereği ikinci sınıflığı kabullenmiş demektir, bu işi baskı ile yaptırmışlar ise... nasıl olsun da bu şekjilde ikinci sınıf vatandaşlığa itilmiş kadın kendini göstersin bre Ahmet Hakan! Güldürme beni...
    FaraDelisi

    YanıtlaSil
  4. ''Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir...
    Benim fikirlerimi,benim duygularımı anlıyorsanız Ve hissediyorsanız bu yeterlidir...''
    Mustafa Kemal Atatürk
    NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.

    YanıtlaSil