3 Mayıs 2011 Salı

NİSAN AYINDA BU KİTABI OKUDUM - 3

 KİTABIN ADI : HURUFİLİK - İlk elden kaynaklarla doğuşundan itibaren

KİTABIN YAZARI : Fatih Usluer
KİTABIN ÇEVİRMENİ:  -
KİTABIN YAYINEVİ : Kabalcı Yayınları
KİTABIN BASKI YILI : 2009
KİTABIN BASKI SAYISI : 1. Baskı
KİTABIN SAYFA SAYISI : 576 sayfa
KİTABIN DİZGİ/BASKI KALİTESİ : 10/10
KİTABIN YAZIM-DİL KALİTESİ : 10/10
KİTABIN EDEBİ/SANATSAL/TARİHSEL DEĞERİ : 10/10

YORUM: Fazlullah tarafından XIV. yüzyılda İran’ında kurulmuş, izleri XVII. yüzyıla kadar, 250-300 sene kadar, Anadolu, Otadoğu ve Balkanlar’da takip edilebilen mistik ve felsefi bir akım olan Hurufiliğin tüm felsefesi harfler üzerine kurulmuştur. Kuran’ın 28 ve 32 harfi üzerine geliştirilen yorumların etkileyiciliği açısından Hurufilik İslam dünyasında geliştirdiği farklı konum ve bakış açısı yönünden,kanımca tüm tartışmaların, karalamaların aksine dünya kültür tarihine katkısı bakımından ayrıcalıklı ve eşsiz bir konumdadır.
Hurufilik düşüncesinde, harfler Allah’ın ezeli ve ebedi kelamı olarak ondan ayrı düşünülemez. Hurufiler harflerin varlığını varlıkta müşahede ederek aslında varlıkta Allah’ın varlığını müşahede etmişlerdir. Dolayısıyla harfler araştırılması gereken ilahi bir zuhur olarak karşımıza çıkmaktadır.
Daha önce bu denli yetkin bir araştırma ve gözlem yapılmaması, din araştırmacıları dışında kalan okuyucu ve amatör tarihçileri bu bilgilerden yoksun bırakmıştı. Yazar Fatih Usluer, çok yetkin bir çalışma örneği ile ortaya çıkıyor. Aşağıdaki bazı ana başlıklar kitabın cevap verdiği bellibaşlı konular;
- Fazlullah Mehdi mi, Mesih mi, yoksa Allah mıdır?
- Hurufiler öteki dünyaya inanırlar mı?
- Fazlullah Hz. Muhammed ve Hz. İsa‘ya göre nasıl konumlandırılır?
- Hurufilik bir din midir, İslamın bir kolu mudur?
- Hurufiler Hıristiyanlıktan mı etkilenmişlerdir?
Fatih Usluer’in bu çalışması bu tür soruları yanıtlayarak Hurufiliği saran giz perdesini aralıyor. Bu konuda, araştırmacılarımızın daha birçok değerli araştırmaya imza atacaklarına inanıyorum. Kitabı, tarih, İslamiyet üzerine merakı olan herkese öneriyorum.



Kişisel Web Sayfası : http://fusluer.etu.edu.tr

İdari Görevler : » İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü - Öğretim Üyesi
Akademik Geçmiş : Doktora: Ecole Pratique des Hautes Etudes-Sorbonne Paris
Yüksek Lisans: Ecole des Hautes Etudes en Sciences Sociales (Paris Sosyal Bilimler Akademisi), Asie Mineure et Interieure
Lisans: Boğaziçi Üniversitesi - Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü
Araştırma Alanları: Klasik Türk Edebiyatı, Tasavvuf Edebiyatı, Arapça, Farsça, Osmanlıca, İslam Felsefesi, İslam Tarihi, İslami Doktrinler, Kültür Tarihi.

2 yorum:

  1. bi arkadaşımın dedesesi bu dindendi,yani din olduğuna inanıyordu.eğer bunu meshep olarak veya islamiyetten sonra gelen din olarak düşünülürse : ( ki değildir benim için,felsefedir sadece) çok severim böyle ilginç şeyleri,açıkçası kitabı olduğunu dahi bilmiyordum.Böylece bu akımı daha yakından öğrenmiş olucam,çünkü İstanbul'da bu felsefeye inanan küçük de olsa bir topluluğun olduğunu öğrendim.teşekkürler bu paylaşım için ...

    YanıtlaSil
  2. Sevgili Arsızkedi,
    Elbette bu bir din değil. Hatta ben kitabı okuduktan sonra bir tarikat ve/veya mezhep de olmadığı kanısına vardım. Olsa olsa bugünün ölçülerinde felsefik bir akım olarak nitelemek sanki daha doğru olacak. Ancak kitabı okuyunca gerçekten ortaya kendilerince oluşturdukları ilginç bir dünya kurduklarını keşfediyorsunuz. Okumanız dileğiyle.

    YanıtlaSil