Hamsilos'a giden yolda bir bölüm mesire yeri ve piknik alanı olarak ayrılmış. Girişte cüzi bir para alınıyor. Ağaç altlarında dinlenilecek ve vakit geçirilebilecek sıralar konmuş.
Koy boydan boya balıkçı barınağı. Pek çok tekne, biz gittiğimizde balıktan dönmüş dinlenmeye çekilmişti. Pikniğe gelenleri koy içinde gezdiren ve rüzgarsız zamanlarda Hamsilos'a kadar götüren gezi tekneleri de var.Piknik alanının en güzel ve anlamlı noktalarından birisi yıllar öncesinden kalan mezarlar. İlk anda garipsenecek bu durum bazı mezarların bulunduğu noktada açıklama levhaları ile gelenleri bilgilendiriyor.
Yıllar önce Karadeniz'de deniz yolculukları sırasında gemilerde vefat edenleri burada karaya çıkarıp defnetmişler. Mezarların büyük bir kısmının kitabesinden ölenlerin kimliği bugünlere kadar ulaşabilmiş.
Levhalardan, ölenlerin büyük kısmının 1700-1800'lü yıllardan kalma olduğu anlaşılabiliyor. Aklımda yanlış kalmadıysa en eski tarihlisi 1724.
Akliman'ın koy girişinde doğal ada, mendirekle anakaraya bağlanmış üzerinde bir de deniz feneri var.
Doğanın hiçbir şey esirgemediği Akliman'da huzur, rahatlık doğanın güzelliği sizi alıp götürüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder