9 Mart 2011 Çarşamba

Kendi Subayına Pusu Kuran Vatansız-Akılsızlara Söylev

2. Ümraniye davasında yargılanan Teğmen Mehmet Ali Çelebi, duruşmaya yine yaptığı o muhteşem konuşmalardan biriyle damgasını vurdu.
"Adalet kan ağlıyor..! Adalet kendini arıyor..! Türk Milleti harcına intikam karışan bu davayla ilgili utanç giysisini üstünden çıkarmayacaktır. Türk Hukuk Tarihi bu dramatik felaketin yasını daima tutacaktır.
Millet namusu demek olan subayın telefonuna hiç tanımadığı, hiçbir irtibatı olmadığı yasadışı bir örgüt sempatizanının numaralarını yüklemek suretiyle onun üzerinde şüphe yaratmak, onu saf dışı bırakmak kimin işidir?? Kim subayına böyle bir pusu kurabilir.
Yazıklar olsun..! Milleti için kılıç kuşanan ele zincir takmaya çalışanlara...!
Anlaşıyor ki devletimizin içine sızan düşmanların alçaklıklarına zincirlenmiş sanıklarız. Onların namussuzluğunun bedelini bizim bedenimiz ödüyor.
Okuduğu zaman zalimleri ve ayakdaşlarını titretecek bu savunma tarihe, milletimizin vicdan ve şuuruna vasiyettir.
KENDİ SUBAYINA PUSU KURAN VATANSIZ AKILSIZLARA SÖYLEV
Size de insan diyorlar...Oysa siz hilekar ve pusuda bekleyen örümceklersiniz. Çatlaklarda yaşar, şeytanca komploların ağını örersiniz. Hep karanlıkta koşar, günışığına lanet okursunuz. Size göre rüzgar da sabıkalı, güneş de...
Yarattığınız bu sahtelik sadece cüceler dünyasında geçerli. Siz o dünyaya aitsiniz.Gerçeği yağmalayanların, entrikacıların, zehre batan ruhların dünyasına...
Zavallılar, bilmez misiniz ben Türk Subayıyım. Bütün dünya parçalanıp üzerime yıkılsa harabeler ortasında ayakta durmasını bilirim.
Karanlıklarınıza atın beni, uçurumlarınıza itin...
Döğüştürün beni yarattığınız sahtekarlıklarla...
Alay edin inanmış, adanmış halimle...
Alay edin ülkeme sarılmış sımsıkı halimle...
Şimdi söyleyin bana...
Sizin karanlıklarınız benim yüreğime kadar yükselebilir mi??
Körpe kanatlarım için kaç çırpımlık karanlığınız var???
Ne fark eder çamurlarınıza bulansam, gözlerimdeki umut günışığına uzanır elbet...
Ellerinizde parçalansam ne çıkar...?


Son nefesim bile Türk Milleti'nin varlığının sönmeyeceğini haykıracaktır.

Adalet hokkabazlığı masumiyete pusu ancak size uygun övünç kaynaklarıdır. Bizim tertemiz vicdanımızın çağlayanın da sizin lağımlarınız akmaz. İşbirlikçilere meydan okuyan M.KEMAL cesareti akar:
"...Aklınızı başınıza toplayın. Ulusumuz ve yurdumuz için sakıncalı olan yabancılara vicdanlarınızı satarak yaptığınız alçaklığın ulusca yükletilecek sorumluluğunu gözönünde tutunuz. Güvendiğiniz kişilerin ve gücün sonunu öğrendiğiniz zaman kendi sonunuzla karşılaştırmayı unutmayınız..."(NUTUK)

Sizin karanlıklarınız varsa bizim de sevdamızın yangınları var..! O sevdada onurumuz var, şerefimiz var. Sizin vicdanlarınız yanında bizim zindanlarımız ne kadar özgür, zincirlerimiz ne kadar güzel..!
Suçunuzu tarihe kazıyorum.Türk Subayına pusu kuran zavallılar olarak anılacaksınız, kendi çıkarlarını millet şerefi olan subayın zararında arayan sefiller olarak lanetleneceksiniz...
Adalet yakanıza yapışacak, doğruluk sizi er veya geç teslim alacaktır.
YÜCE MAHKEMEDEN TALEBİMDİR..!
Hakimler kararıyla konuşur. Konuşun ve adalet yağdırın bunların mağaralarına..!
Bizim için erdem, onlar için yük olan namus ve şeref yağdırın... Çünkü hakikat ağır gelir bu bataklık sineklerine, kaldıramazlar adaletin erdemini.
İğrenç yuvalarını adaletin terazisine kuran asalakları temizleyin. Onlara bu toprakların adaletinin bir solukta tükenmeyeceğini gösterin. Çünkü sizin Türk Milleti adına dağıtacağınız adalet bu şeref fakirlerinin komplolarına tabi olamaz..!
Dağda çarpıştığımız bebek katilleri alçaktır. Ama bunlar daha da alçak. Çünkü teröristlerin kurşunu bile beni şehit yapar, bunların ki beni terörist yapmaya çalışıyor.
Bıçak taşıyorsun diye beni suçluyorsunuz...Evet taşıyorum ama sırtımda...Ben hançerlenenim...


BEN SUÇLU DEĞİLİM..!

Zindan duvarlarımızı ören bu kirli eller suçlu...
Vicdanlarını onursuzluğa paspas yapanlar suçlu...
Memleket hisleri kötürüm olanlar suçlu...
Adaletin terazisinde intikam tartanlar suçlu..
Bizim tertemiz davamız, açık gayemiz meydandadır. Eserin asli sahibi Türk Gençliği olarak, Türk Milletine pusu kuranlara her daim vereceğimiz cevap alınlarımızdaki aklık, sadakatimizdeki devamlılık, duruşumuzdaki sağlamlık olacaktır.
Şimdiye hükmedebilirler ama geleceğe asla..!
Adaletin kendisine bakıp utanacağı, adalet adına hareket ettiğini söyleyenlerin özür dileyeceği, ışık karşısında dağılacağı günler gelecek. Bu karanlık günleri organize eden, suç yaratan ve icat edenlerin hesap vereceği günler gelecek.
O günler bize gelmezse, hakikatin delici matkaplarıyla zindanları yıkacağız ve karanlığı yara yara biz o günlere gideceğiz...
Saygılar sunarım."


Silivri esiri Kara Pilot Teğmen Mehmet Ali ÇELEBİ




"Dünyada her millet icraatına tahammül ettiği hükümetin mesuliyetine ortak sayılır."
"Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan ve halkını esir eden, içerideki cephenin suskunluğudur."
Mustafa Kemal ATATÜRK

2 yorum:

  1. Teğmenin duruşmada yaptığı söylev! ve son satırda yer alan Mustafa Kemal Atatürk'ün sözleri yaşanılan durumları fazlası ile anlatmaya yetiyor!

    Sözün bittiği yer!

    YanıtlaSil
  2. Evet, Sevgili Esmir,
    Gerçekten sözün bittiği yerdeyiz. Başka zaman olsa delip geçecek sözcükler bu sarfedilenler. Ancak şimdi bir tepki kırıntısı bile yok. Nazım babanın dediği gibi;
    Hele vakt erişmeye görsün,
    israfili surunu urur,... mu acaba. Sevgiler.

    YanıtlaSil