KİTABIN ADI
|
Yılanların Öcü
|
KİTABIN YAZARI
|
Fakir Baykurt
|
KİTABIN ÇEVİRMENİ
|
-
|
KİTABIN YAYINEVİ
|
Literatür Yayınları
|
KİTABIN BASKI YILI
|
2014
|
KİTABIN BASKI SAYISI
|
21. Baskı
|
KİTABIN SAYFA SAYISI
|
273 syf
|
KİTABIN DİZGİ/BASKI
KALİTESİ
|
10/10
|
KİTABIN YAZIM-DİL
KALİTESİ
|
10/10
|
KİTABIN
EDEBİ/SANATSAL/TARİHSEL DEĞERİ
|
10/10
|
Türk Edebiyatının en büyük
yapıtlarından birisi karşınızda. Baykurt’un 1958’de kaleme aldığı roman
toplumsal olaylara getirdiği farklı bakış açısıyla zamanında olay bir kitap
olmuş zaman içerisinde başyapıt niteliği kazanmıştır. Aynı zamanda bir üçlemenin
de ilk kitabıdır. Edebiyat dünyasında sık yapılan üçlemelerde ya dönemler
itibariyle ya da temel düşünce etrafında yapıtlar üretilir.
Bu üçlemede Batı Anadolu’nun
yoksul köylerinden Karataş köyünde yaşayan yoksul Kara Bayram ve ailesinin
zaman içerisindeki dramı anlatılır. Köyünde yoksullarından olan Kara Bayram,
karısı Haçça anası Irazca ve üç çocuğuyla yaşam mücadelesi verirken, ihtiyar
heyetinin 2. azası Haceli köy içinde ev yapmak için köy muhtarı Hüsnü’yü
arkasına alarak Kara Bayram’ın tam evi önüne temel kazar. Irazca ana ile
Bayram temeli doldururlarsa da muhtar, Bayram’ı öldüresiye dövdürür. Bu arada
Irazca ana Haceli’nin kerpiçlerini kırar. Haceli o hırsla Bayramın evini
basar itiş kakışta yere düşen Haçça çocuğunu düşürür. Olaylar şiddetlenir…
Güçlüyle mazlumun, fakirin
kavgası her yerdedir ve her an devam etmektedir. Bakalım gelecek nelere
gebedir…
Yaşamınız boyunca mutlaka
okumanız gereken ilk 500 kitap arasında mutlaka olması gereken bu kitap aynı
zamanda yaşamında destanı…
|
Keşke Fakir Baykurt gibi yazarlarımızın devamı gelse..Şuan piyasada bir sürü Türk yazar var maalesef ki hepsi dizi kıvamında birbirinin aynı hikayeleri konu alıyor..Düşünüp yazılmıştan çok hayal kurulup yazılmış kitaplarla dolu piyasa.
YanıtlaSilZamanında kıymetini bilemediğimiz değerlerimiz hiç olmazsa okuyarak, okutarak geçmişimize sahip çıktığımız gibi, gerçekte okunması gerekli kitapların çokça basılmasını, satılmasını, okunmasını sağlayarak, yoz edebiyatın önüne geçebiliriz diyorum.
SilSevgiler, saygılar.
harika.Ben diziye de baktım ama çok ağlamaklı olduğu için aşırı sıkılıyorum sanırım en kısa sürede kitabını alıp okuyacağım çok istediklerim arasında.yorumunuzda çok güzel
YanıtlaSilAğlamaklı değil kesinlikle. toplumsal mücadele hiçbir zaman melodram değildir. elbette acı vardır ama bu yaşanması ve başarmak için geçilmesi gereken bir merhaledir.
SilOkumanız dileğiyle,
Sevgiler, saygılar.
"Irazca'nın Dirliği"ni okumuştum. Meğer o kitap bir üçlemenin 2. kitabıymış. Serinin ilki "Yılanların Öcü" nü de aldım, okuyacağım. Tanıtımınız için teşekkür ederim.
YanıtlaSilYazarın toplu eserlerini bilmeyen kimsenin tahmin edebileceği bir şey değil ki. Blog tanıtımlarında sürekli önerdiğim, yazarların mümkün olduğunca çok kitabını okuyup bilgi sahibi olmanın yararlı olduğu hususu. Hem yazarı çok daha iyi tanıyorsunuz hem de yazılan eserlerin yazılış öykülerini ve bağlantılarını keşfediyorsunuz. Yaşasın edebiyat diyorum.
SilSevgiler, saygılar.
Yılanların Öcü'nün seri olduğunu şimdi öğrenecek kadar cahilmişim haberim yokmuş.
YanıtlaSilHiç üzülmeyin ben de yazarın eserlerini topladıkça ve kitaplarını aldıkça keşfettiğim bir husus. Böylelikle sırayla okuma şansınız olacak.
SilSevgiler, saygılar
Yılanların Öcü'nü okuduğumda ortaokul öğrencisiydim. O yaşlarda bile çok etkilemişti beni. En sevdiğim romanlar arasındadır. Tekrar okumayı düşünüyordum yazınızla karşılaştım. Çok haklısınız , kesinlikle okunmalı.
YanıtlaSilGüzel bir fırsat çıktı karşınıza üçlemeyi tamamlayarak öykü bütünlüğünü de sağlarsınız.
SilSevgi ve saygılar sunuyorum.
Fakir Baykurt'a karşı önceleri ben de ön yargılıydım.
YanıtlaSilSon 1 yılda Onuncu Köy, Yayla, Kaplumbağalar, Tırpan, Amerikan Sargısı, Köy Göçüren, Yarım Ekmek, Kara Ahmet Destanı isimli romanlarını, Çilli, Karın Ağrısı, On Binlerce Kağnı, gibi hikaye kitaplarını okudum.
Sonuç olarak "ne yazmış ama" diyorum. Ne yazmış ama, bizi yazmış, balkaymak tadında bizi anlatmış. İyi ki de yazmış.
Ondan önce okuduğum yabancı yazarların kitaplarından aklımda kalan bir şey yok.
Ama bizim yazarlarımızın eserleri öyle değil. Hepsi bizden.
Talip Apaydın, Dursun Karaçam da ne yazmışlar ama. Mahmut Makal'ı da unutmamak lazım.
Sizin de Fakir Baykurt'un tüm eserlerini bilinçli olarak okuduğunuzu görünce nasıl mutlu oldum anlatamam Üstadım.
Buraya selam ve saygı bırakıyorum.
KİŞİSEL BLOG ADRESİMİ DE BIRAKIYORUM: http://suatzobu.blogspot.com.tr
Değerli yorumunuza candan teşekkürler. Türk edebiyatının gerçek değerlerini okumak ve tanıtmak bizler için adeta bir görev. Bir süredir yazarların yayınlanmış tüm eserlerini okuyarak hakkında daha iyi bilgi edinebileceğimden hareketle bazı yazarları okuyor ve blogda öneriyorum.
SilBloğunuza girdim. Çok değerli yazılar var ancak takipçi butonunu göremediğim için izlemeye alamadım.
Sevgi ve saygılarımla.