Şehrin eski bölümünde gezimize devam ediyoruz. Nehir kenarındaki caddelere açılan son derece şirin sokaklar bulunmakta. Zaman olsa içlerine dalıp kaybolmak çok zevkli olacak. Ancak zamanımızın kısıtlı olması nedeniyle en azından planladığımız gezi rotamızı tamamlamak için yürümeye devam ediyoruz.
Nehrin geçtiğimiz yakasındaki en önemli gezi noktalarından birisi şehrin bir anlamda merkezi sayılan Preseren Meydanı. 17. Yüzyılda oluşmaya başlayan meydan tahminen 19. Yüzyılda bugünkü halini almış. Son zamanlarda 1980li yıllarda Edvard Ravnikar tarafından Makedonya mermeri kullanılarak yeni düzenlemeler yapılmış.
Meydanın biraz doğusuna düşen kısımda ulusal şair France Preseren adına yaptırılan heykel bulunuyor. Anıt 1905’de dikilmiş. Heykel Ivan Zajec’e, anıt düzenlemesi ise Max Fabiani’ye ait.
Meydanda çok sayıda kafe mevcut olduğu gibi çok sayıda oturabileceğiniz banklar bulunmakta. Meydandaki seyyar dondurmacının meyveli dondurmaları gerçekten çok leziz.
(İlginç bir afiş dikkatimizi çekti. Afişte ulusların en çok gurur duydukları şeylerin neler olduğu yazılmış. Türkiye için "Milli amblem: Ay yıldız yazılmış!) Resmi orijinal boyuta taşıyarak inceleyebilirsiniz
Meydanda bir süre vakit geçirdikten sonra yürüyerek çok ilginç bir mekana geçiyoruz. Bir sonraki yazımın konusu olacak olan “Metelkova” ülkemizde rastlayamayacağımız, dünyada da belki sınırlı sayıda bulunan çok ilginç bir mekan. Merak edenler biraz bekleyecek. Yazımız sanırım seneye (!)
Nehrin geçtiğimiz yakasındaki en önemli gezi noktalarından birisi şehrin bir anlamda merkezi sayılan Preseren Meydanı. 17. Yüzyılda oluşmaya başlayan meydan tahminen 19. Yüzyılda bugünkü halini almış. Son zamanlarda 1980li yıllarda Edvard Ravnikar tarafından Makedonya mermeri kullanılarak yeni düzenlemeler yapılmış.
Meydanın biraz doğusuna düşen kısımda ulusal şair France Preseren adına yaptırılan heykel bulunuyor. Anıt 1905’de dikilmiş. Heykel Ivan Zajec’e, anıt düzenlemesi ise Max Fabiani’ye ait.
Meydanda çok sayıda kafe mevcut olduğu gibi çok sayıda oturabileceğiniz banklar bulunmakta. Meydandaki seyyar dondurmacının meyveli dondurmaları gerçekten çok leziz.
(İlginç bir afiş dikkatimizi çekti. Afişte ulusların en çok gurur duydukları şeylerin neler olduğu yazılmış. Türkiye için "Milli amblem: Ay yıldız yazılmış!) Resmi orijinal boyuta taşıyarak inceleyebilirsiniz
Meydanda bir süre vakit geçirdikten sonra yürüyerek çok ilginç bir mekana geçiyoruz. Bir sonraki yazımın konusu olacak olan “Metelkova” ülkemizde rastlayamayacağımız, dünyada da belki sınırlı sayıda bulunan çok ilginç bir mekan. Merak edenler biraz bekleyecek. Yazımız sanırım seneye (!)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder